18 Mayıs 2012 Cuma

TOGO işçisi direniyor :: www.sendika.org


MÜCADELE ETMEYENLER ZİNCİRLERİNİ FARK EDEMEZLER !.
      Sendika üyesi olmalarının ardından işten çıkartılan 35 işçi,
TOGO Ayakkabı Fabrikası önünde direnmeye devam ediyor.


Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin karşısında bulunan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na 3 km uzaklıkta olan Togo Ayakkabı Fabrikası’nda çalışan ancak sendikalı olmalarının ardından işten çıkartılan işçiler, sendikalı olarak işlerine geri dönmek istiyor. 55 işçiden 35’inin insanca yaşayabilecek bir ücret talebiyle Deri İş’e üye olmasının ardından işveren de karşı ataklara başladı. İlk önce 9 işçiyi işten çıkartan iş veren daha sonra bu 9 kişiye 26 kişi daha ekledi. İşçilerin işten çıkartılmasıyla da direniş başlamış oldu.

27 Nisan’da 9 işçiyle başlayan ve bugün 35 işçiyle devam eden 
fabrika önündeki direniş bugün (10 Mayıs) 14. gününe girdi. 

Deri-İş Genel Başkanı Musa Servi, Togo işçilerinin tek talebinin insanca koşullarda çalışmak ve emeğinin karşılığını alabilmek olduğunu söyledi.İşverenin işçileri işten çıkartarak sendikadan kurtula bileceğiniz zannettiğini söyleyen Servi sözlerine şu şekilde devam etti: “Togo patron bizi tanımak istiyorsa  
414 gündür direnen Kampana Deri işçisine ,
282 gündür direnen Savranoğlu Deri işçisine ,
352 gündür tek başına direniş göstermiş olan  DESA işçisi Emine Aslan’a  bakmalıdır” dedi.

Fabrika kapanırsa mağaza önündeler
Togo patronunun fabrikayı kapatmakla işçileri tehdit ettiğini söyleyen Servi fabrikanın kapanması durumunda direnişlerini mağazaların önüne taşıyacaklarını söyledi. Atılan işçilerin bir an önce işe sendikal haklarıyla beraber iadesini isteyen Selvi, bunun yapılmaması durumunda mücadelelerinin daha fazla büyüyeceğini söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.
Yapılan açıklamanın ardından direnişte olan işçilerle ve sendikacılarla bugüne kadar fabrikada yaşadıklarını, taleplerini ve direnişlerini konuştuk. İşçilerin ağzından Togo direnişi:                                                                                                        


Abdullah ÇELİK: 7 yıldır Togo’da çalıştım. Çalıştığım süre boyunca her yıl 20 – 30 lira gibi zamlar yapılıyordu. “Fabrikanın borcu var” denilerek bize çok düşük zamlar yapılıyordu. En son Şubat ayında 30 lira zam yaptılar. Yapılan zammın ardından yönetimle konuştuk ve bu paranın yetmediğini belirtik. Bunun üzerine patron sudan mazeretler üreterek bize daha fazla para vermek istemediğini belirtti. En son “başınızın çaresine bakın” diyince patron bizde gizli gizli sendikayla görüşmeye başladık. Bizde başımızın çaresine bakmak için sendikaya üye olduk. Bu süreci gizli işlettik çünkü patronun bu işi onaylayanları işten çıkartacağını biliyorduk. Çalışan 55 işçiden çoğunluğu sağlayana kadar sendikalı olduğumuzun duyulmasını istemedik. 35 üyemizin olmasının ardından patron sendikal faaliyetimizi duydu ve bu işin öncüsü 9 arkadaşımızı işten çıkarttı. Bizi bölemeyeceklerini anlayınca geriye kalan 26 kişiyi de işten çıkarttılar. Bunların ardından bizde burada direnişimizi başlattık ve çok da güzel ilerliyor. Her yerden destek var. ODTÜ’den olsun Hacettepe’den olsun üniversiteliler ziyaretimizi geliyor ve bize moral veriyorlar. Bizler bu mücadelenin sonucunda kazanacağımıza inanıyoruz. Daha iyi bir ortamda sendikalı olarak geri işe başlayacağımızı biliyoruz.

Cengiz Karagöz: 27 yıl boyunca burada çalıştım. Yıllarca yaşam standartlarımızın düşük olduğunu söyledik patronlarımıza ama onlar bizlerine sürekli yüzlerini döndü. En son yapılan zammın ardından artık haklarımız için örgütlenmemiz gerektiğinin farkına vardık. Ardından örgütlenmeye başladık ve yetki belgesi almak için bakanlığa baş vurduk. Oradan gelecek cevabı bekledik. Bize cevap gelene kadar patronlarımız ben dahil 9 arkadaşımı işten çıkarttılar. Daha sonrada diğerlerini. Biz anayasal hakkımız olan sendikamızla birlikte burada çalışmak istedik ama patronumuz buna müsaade etmedi. Bizleri de işten çıkarttıktan sonra kayıt dışı işçi çalıştırmaya başladı fabrikada. Çoğu da emekli insanlar bunlar. Bu konuyla ilgili biz bakanlığa şikayette bulunduk ama şu ana kadar bir netice alamadık. Biz mücadele etmekte kararlıyız. Bu kayıt dışı çalıştırmanın hesabını bize Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’da verecek. Bizim burada şubemiz olmadığı için daha net bir eylem takvimi belirleyemedik. Genel başkanımız daha yeni geldi aramıza. Onula birlikte yapmamız gereken her şeyi yapacağız. Gerekirse TOGO’nun Ankara’da bulunan 7 mağazasının önüne gideceğiz ve yasal haklarımız doğrultusunda eylemler yapacağız. Yaşam standartlarımız yükselene kadar biz mücadele edeceğiz. Kendileri yağ, bal yiyorsa biz onları istemedik ama bizimde ekmeğimizin üzerine sürebileceğimiz bir şeylerimiz olsun istedik. Çocuklarımızı okutmak, güzel bir gelecek vermek istedi ama patron buna izin vermedi. Ben 980 lira maaş alıyordum şimdiden sonra milyarlar verse sendikam olmadığı sürece istemiyorum.

Semiha Yılmaz :15 yıldır TOGO Ayakkabı firmasında çalışıyorum. Çalışan tek kadın işçi bendim ve bende şuanda arkadaşlarımla birlikte direnişteyim. Zam istememizle birlikte başlayan süreçte bize kapı önü gösterildi. Bu süreçte bir arkadaşımız sendikayı buldu. Bizlerde sendikayla görüşmeye başladık. Musa başkanımız Ankara’ya gelerek bize süreci anlattı ve direniş için “Siz varsanız biz de varız” dedi. Bizde bu konuda kararlı olduğumuzu söyledik ve direnişimize başladık. Gittikçe aldığımız paranın değeri öldü ve bizde ister istemez daha fazla ücret talep etmek zorunda kaldık. Burada 27 yıldır çalışan arkadaşımız var ve aldığı para en fazla 900 liradır. Bundan dolayı direnmeye başladık ve patronumuz bizleri işten çıkarttı. Ama biz kararlıyız ve burada direnerek sendikamızla birlikte işimize geri döneceğiz.

İNSANCA ÇALIŞMAK 
İNSANCA YAŞAMAK İÇİN 
ÖRGÜTLÜ MÜCADELEYE !..

ÖRGÜTLÜ BİR İŞÇİ SINIFINI HİÇ BİR KUVVET YENEMEZ !..







9 Mayıs 2012 Çarşamba


Bu metin   "Vanzetti yargıçlara ne diyor" başlığı
atılarak yayımlandı. İngiliz dilinde yazılmış en önemli ve ünlü metinler
arasına giren, sonradan ABD'deki yüksekokullarının çoğunun ders kitaplarına
geçen bu metnin "Türkçe söylenişi"ni  bundan tam kırk yıl önce Can
Yücel'den "Yargıçlara Son Sözüm" başlığı altında yayınlandı.




SON SÖZÜM
Bunlar gelmese başıma, siz çıkmasaydınız karşıma
ona buna dert anlatacağım diye köşebaşlarında
harcar giderdim ömürümü,
silik, belirsiz, yenilmiş titretir giderdim kuyruğu.
Ama şimdi öyle mi ya!
Bizim başarımız bu ölüm, bizim zaferimiz bu.
Dünyada aklımıza gelmezdi böyle yararlı olacağımız,
insanlık için, adalet için hürlük için
eskaza gördüğümüz bu hizmeti
bir kere değil, on kere yaşasak yapamazdık.
Dediklerimiz, hayatımız, çektiklerimiz hiç kalır bunun yanında
hiç kalır yanında idamımız -bir kunduracıyla bir işportacı parçasının idamı
Yaşayacağımız o son anı elimizden alamazsınız ya !
O bizim işte, o bizim zaferimiz.

(Her boydan, Dost, 1957; Adam, 1985)

8 Mayıs 2012 Salı

SACCO İLE VANZETTİ


Nicola Sacco ( 22 Nisan 1881) ve Bartolomeo Vanzetti (11 Haziran 1888)
    
23 AĞUSTOS 1927 DE ELEKTRİKLİ SANDALYEYE BAĞLANARAK İDAM EDİLDİLER




KUNDURACI SACCO    İLE      BALIKÇI VANZETTİ

AMERİKAN İŞÇİ SINIFININ İKİ YİĞİT ÖNDERİ NİCOLA SACCO VE BARTOLOMEO VANZETTİ İÇİN


SACCO İLE VANZETTİ

yuvarlanıyor iri, sıcak damlalar
bakır yanaklarımızdan
yuvarlanıyor iri, sıcak damlalar
kalbimizde!
kalbimiz artık dar geliyor bize !
kopararak
kanlı sargıları
yaramızdan!


dişi bir kaplanız ki biz
dişlerimizde taşıyoruz, altın başlı
yavrularımızın ölüsünü ...
kimin kızıl gönüllü sarı alnına
sardık sevginin beyaz çiçekli örgüsünü!
kan geliyor kainatın rengi bize!
yuvarlanıyor iri, sıcak damlalar
bakır yanaklarımızdan
kalbimize!


hikaye:
onların cebinde fırkamızın bileti yoktu
onlar, kurtuluşun kapısına varmayı,
ferdin cesur hamlelerinden uman
iki saf ve namuslu çocuktu!
ne milyonların rehberiydi onlar,
ne de inzibatlı bir devrim ordusunun askeri!
devrimin sıra neferiydi onlar,
devrimin namuslu neferi.
yanıyordu kanlarında şavkı italya güneşlerinin
koştular temiz esmer alınlarla hayatın sesine
dövüştüler yanında dövüşen kardeşlerinin
yeni dünyaya düştüler eski zulmün pençesine!
yedi yıl ölümün karşısında gülerek durdular
elektrikli iskemleye
kadife bir koltukmuş gibi oturdular
yürekleri dört bin volta yedi dakika dayandı
yandı yürekleri
yedi dakika yandı
cani değildiler, kurban gittiler bir cinayete
kurban gittiler dolarların emrindeki adalete!
hayatlarında olmadılarsa da kitlelerin rehberi,
ölümleriyle şaha kaldırdı kitleleri
bu iki ihtilal neferi!


kıssadan hisse:
burjuvazi,
katletti içimizden ikisini
bu iki ölü ölmeyen ölümsüzdür!
burjuvazi,
kavgaya davet etti bizi
davetleri kabulümüzdür!
biz nasıl bilirsek hep bir ağızdan gülmesini,
biliriz öylece yaşamasını ölmesini
hepimiz - birimiz için,
birimiz - hepimiz için.

NAZIM HİKMET        

7 Mayıs 2012 Pazartesi

YANİ YAPIP YARATMAK SONRA AÇ ÖLMEK GÖKYÜZÜNE


MİLLETVEKİLİ VE BÜROKRATIN TERCİHİ TOGO'DA     
İŞÇİLERE SEFALET ÜCRETİ !..

Milletvekillerine, bürokratlara özel siparişle ayakkabı üreten TOGO Ayakkabı Fabrikası’nda 1’i kadın 9 işçi Deri-İş Sendikası’na üye oldukları için işten atıldılar. Sendikaya üye 26 işçinin de bir aylık izne çıkarıldığı fabrikada Başbakan Erdoğan’a özel 10 çift ayakkabı imal edildiği belirtiliyor. Sendikalı olarak işe geri dönmekte kararlı olan işçiler, fabrika önünde direniş başlattılar.
Ortadoğu’nun hatırı sayılır ayakkabı, çanta ve valiz üreticilerinden biri olmakla övünen TOGO firmasının Ankara’daki fabrikasında çalışan 55 işçiden 35’i ağır çalışma koşullarına, düşük maaşlara ve yıllık izinlerinin kullandırılmamasına karşı Türk-İş’e bağlı Deri-İş  sendikasına üye oldu. Sendika nisan ayı başında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına başvurarak toplusözleşme yapmaya yetkili olduğunun tespitini istedi.
Patron ise Bakanlıktan hızlı davrandı ve sendikalaşmaya önayak olduğu gerekçesiyle öncelikle yemekhanede çalışan 15 yıllık aşçı Özgür Yılan’ı hiçbir gerekçe göstermeden işten attı. Arkasından sendikalaşmaya karar veren diğer 8 işçiyi de ibret olsun diye işten attı.
30 Nisan Pazartesi sabah iş başı yapmak için fabrikaya giden işçiler içeri alınmadı. Patron işçilere “Ben sizi kovdum ne yüzle geliyorsunuz” diye tepki gösterdi. Ancak kendilerine herhangi bir belge verilmemesi üzerine fabrikaya noter getiren işçiler, işbaşı yaptırılmadıklarını tespit ettirdiler. Fabrika bekçisi tarafından fabrikanın bahçesinden çıkarılan işçiler dışarıda beklemeye başladı.
Çalışmaya devam eden işçiler ise kapıya 1 Mayıs-31 Mayıs tarihleri arasında fabrikada üretim yapılmayacağı, işçilerin de bu nedenle izinli olacağını belirten yazı asıldığını gördüler. İşçiler duruma tepki gösterdi. Bunun üzerine fabrika yönetimi izne çıkarıldıklarına dair yazı vermek zorunda kaldı. Ancak daha sonra izne çıkarılanların sadece sendikaya üye olan 35 işçi olduğu öğrenildi. İzne çıkarılan işçiler de işten atılan işçilerle birlikte ODTÜ’nün karşısında bulunan fabrika önünde beklemeye başladı.
AYAKKABI 300 TL, MAAŞLAR 800 TL
Çoğu 10 yılı aşkın süredir işyerinde çalışan işçiler, yıllardır düşük ücretle ağır koşullarda çalışmaktan, angaryaya dönen fazla mesailerden bıktıklarını, bu nedenle birleşerek sendikaya üye olduklarını ifade ettiler. Ürettikleri ayakkabıların bir çiftinin 300 TL’den başlayan fiyatlarla satıldığına dikkat çeken işçiler, aylık 10 bin çifte yakın üretim yapmalarına rağmen sefalet ücretine mahkum edildiklerini anlattılar. 800 TL ile 1100 TL arasında maaş alan işçiler, “Yaptığımız o ayakkabıları maaşımızla alamayız” dediler.
‘BAŞIMIZIN ÇARESİNE BAKTIK’
İzinlerinin patronun isteğine göre belirlendiğini belirten işçiler, işyerinde de insanlık dışı muamelelerle karşı karşıya kaldıklarını söylediler. Mesai saatlerinde tuvaletlerin kilitlenmesini örnek gösteren işçiler, işyerinin bahçesindeki hayvanların temizliğinin dahi kendilerine yaptırılmasından şikayet ettiler.
Sene başında maaşlarına yapılan 35 TL’lik zamma tepki gösteren işçiler, görüştükleri patronun kendilerine “Başınızın çaresine bakın” dediğini anlattılar. “Biz de başımızın çaresine bakmak için sendikaya üye olduk” diyen işçiler, anayasal haklarını kullanarak sendikaya üye olduklarını söylediler. İşçiler, sendikalı olarak işe dönene kadar mücadele edeceklerini ifade ettiler.
Türkiye çapında 6 ilde 14 mağazası bulunan TOGO, birçok büyük mağazaya da siparişle üretim yapıyor. TOGO özellikle milletvekilleri ve bürokratların tercihi olarak biliniyor. Çok sayıda bakan ve eşleri için özel istek üzerine ayakkabı yapıldığı belirtilen fabrikada, son olarak Başbakan Erdoğan için 10 çift ayakkabı yapıldığı iddia ediliyor.

AYAKKABI İŞÇİLERİNDE GELİŞEN SINIF BİLİNCİ ÖRGÜTLÜ MÜCADELEYİ ÇAĞIRIYOR !..

ANKARA'DA TOGO AYAKKABI’DA DİRENİŞ



Ankara'da fabrikası bulunan Togo Ayakkabı'da işçilerin sendikamıza üye olmasını ardından işveren 27 Nisan Cuma günü 9 üyemizi işten çıkardı. İşçiler haksız yere işten çıkarılmaları sebebiyle fabrika önünde bekleyişe başladı. Sendikamız fabrikada çoğunluğu almış ve yetki için başvurmuştu. Ancak yeni iş yasası meclis gündemine gelmesi sebebiyle bakanlık yetki tespitlerini vermeyi reddetmekte, yasanın geçmesini beklemektedir. İşveren cuma günü sendikal çalışmadan haberdar olmuş ve 9 işçiyi işten çıkarmıştır.
ANKARA'DA TOGO AYAKKABI’DA DİRENİŞ
Ankara'da fabrikası bulunan Togo Ayakkabı'da işçilerin sendikamıza üye olmasını ardından işveren 27 Nisan Cuma günü 9 üyemizi işten çıkardı. İşçiler haksız yere işten çıkarılmaları sebebiyle fabrika önünde bekleyişe başladı.
Sendikamız fabrikada çoğunluğu almış ve yetki için başvurmuştu. Ancak yeni iş yasası meclis gündemine gelmesi sebebiyle bakanlık yetki tespitlerini vermeyi reddetmekte, yasanın geçmesini beklemektedir. İşveren cuma günü sendikal çalışmadan haberdar olmuş ve 9 işçiyi işten çıkarmıştır.
İşçiler ücretlerin düşüklüğünden ve yıllardır zam alamamaktan şikayet etmekteydiler.
Hem dışarıdaki hem de içerideki üyelerimiz kararlı şekilde, sendikalı çalışmak için mücadelelerini sürdürecekler. Cuma günü işten çıkarmalar sebebiyle işçiler alkışlı eylem yaptılar ve Eskişehir yoluna çıktılar.
Eskişehir yolu kenarında, ODTÜ’nün ve CHP Genel Merkezinin karşısında bulunan Togo Ayakkabı’nın başta Ankara olmak üzere birçok şehirde mağazası da bulunmaktadır.
Direnişe Ankara'daki sendikaların, öğrencilerin, aydınların, emekten yana tüm güçlerin desteğini bekliyoruz.

4 Mayıs 2012 Cuma














KUNDURA İŞÇİLERİ YETERSİZ VE DAĞINIKTA OLSA 
1 MAYIS ALANINDA YERLERİNİ ALDI  !.