IŞIKKENT'TEN YÜKSELEN İSYANIN SESİ!
KÖLECE ÇALIŞMAK
KÖLECE YAŞAMAK
İSTEMİYORUZ !

 |
Barut fıçısı site: Işıkkent'te neler oluyor?
|
|
| |
|
|
|
|
 |
Sinan DOĞAN / EGEDESONSÖZ - Suriye’deki iç savaş 4. yılına girerken, savaştan kaçan yüzbinlerce Suriyeli soluğu Türkiye’de almaya devam ediyor. Savaştan kaçanlardan şanslı olanlar Türkiye’deki akrabalarının yanına yerleşti. Geri kalanlar ise ya kamplarda yaşıyor ya dileniyor. Elinden iş gelen Suriyeliler ise ucuz işgücü olarak tarlalarda, inşaatlarda çalışıyor.
İzmir’de Suriyeli işçilerin en çok çalıştığı yerlerden biri Işıkkent’teki İzmir Ayakkabıcılar Sitesi. Özellikle Halep’ten gelen ayakkabıcı kalfaları burada İzmirli işçilerin yarı fiyatına çalışıyor. Kimilerine göre sitede Suriyeli çalışan sayısı bin kimine göre 4 bin. Ayakkabıcı Sitesi’ndeki işveren de Suriyeli işçi çalıştırdıklarını bugüne kadar inkar ediyordu. Ta ki geçtiğimiz hafta sitedeki eylemde ipler gerilene kadar.

Deri, Tekstil ve Kundura İşçileri Derneği’nin organize ettiği eylemin amacı sitede ucuz işçi çalıştırmanın önlenmesiydi. Ancak eylem Suriyeli işçi karşıtı bir gösteriye dönüştü. Eyleme katılan işçilerden bazıları ‘Suriyeli işçi istemiyoruz’ sloganları atmaya başladı. Gerginliğin önü zor alındı. Biz de bu hafta Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi’ne gidip, yaşananları işçiler ve işverenlerle konuştuk. Adının açıklanmasını istemeyen işçilere göre site adeta bir barut fıçısı. Suriyeli ve yerli işçiler arasındaki gerginliğin artacağı endişesi var. Öte yandan geçen haftaki eyleme katılan bazı işçiler işten çıkartılmaya başlandı. İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Yalçın Ata, dün İzmir Valisi Mustafa Toprak’ın yanına giderek, sitedeki gerginliğe karşı çözüm bulunmasını istedi.
‘BİZ DE SURİYELİ GİBİYİZ’ Adının açıklanmasını istemeyen bir ayakkabı kalfası, Suriyelilerin kendilerinin yarı fiyatına çalıştığını belirterek, şunları söylüyor: “Ayakkabıcılar sitesinde 25 bin çalışan var. Suriyeli işçiler ile bu sayı 28-29 bine çıktı. Buradaki işçiler daha yüksek ücretle çalışıyordu. Suriyelilerin gelmesi ile ücretler aşağı indi. Haftalığımız 800 lira-bin liradan aşağı gelmiyordu. Şu an 150 lira bile kazanamıyoruz. İş yok ki çalışalım. İki ay çalışıyoruz, 3 ay iş bulamıyoruz.”
Daha önceki yıllarda çift başı 6 lira kazanırken, Suriyelilere aynı işin 2.5-3 liraya yaptırıldığını belirten ayakkabıcı kalfası, “İşverenler o nedenle işveren Suriyeli işçileri çalıştırıyor. İşverenler ‘bu işçileri devlet getirdi, devlet çıkarsın’ diyor. İşçilerin tüm tepkisi Suriyeli işçilere yönelik. Oysa şu unutuluyor ki Suriyeliler gelmeden önce de işler kötüydü. Çin’den gelen ucuz ayakkabı hepimizi sıkıntıya sokuyordu. 7 yıldır zaten zam alamıyorduk. Bizim de sigortamız yok. Yani Suriyeli bir işçiden hiçbir farkımız yok” şeklinde konuşuyor.
İŞTEN ÇIKARMALAR BAŞLADI Geçen haftaki eyleme katılan işçilerden biri de amaçlarının sigortalı, iş güvenceli, sağlıklı koşullarda çalışmak olduğunu, siteye bir meslek hastalıkları hastanesi kurulmasını istediklerini, gösteriyi bu nedenle düzenlediklerini belirtiyor.
İşçi, “Ölüm korkusuyla Türkiye’ye kaçan insanlar var. Bu insanlar zaten ölümden kaçmış. Ama gerçeği söylememiz gerekirse, arkadaşlarımız genel olarak Suriyeli işçiyi istemiyor. Kimi vuralım, kimi kıralım diyor. Ayakkabıcılar sitesinde oynanan kirli bir oyun var. Geçtiğimiz haftaki yürüyüşte bir gerginlik oldu. Ama hiçbir arkadaşımız Suriyelilere saldırıya izin vermez” diyor.
Geçen haftaki gösteriden sonra sitede işten çıkarmalar da başladı. Gösteriye katılan iki işçi, işveren tarafından kapı önüne kondu. İşçiler, işten çıkarmaların devam etmesinden endişe duyuyor.
GECE ÇALIŞTIRIYORLAR Yine Ayakkabıcılar Sitesi’nde çalışan bir işçi, ürkütücü iddialarda bulunuyor. İşçi, “Suriyeli işçileri gece çalıştırıyorlar. Bu şekilde kayıtdışı çalışmalarının önü açılıyor. Bizim kullandığımız ilaçlar ve diğer maddeler çok tehlikeli. Bir işçinin dalgınlığına gelse atelye bomba gibi patlar. Üstelik işverenler dükkanı işçilerin üstüne kapatıyor, gidiyor. Tamamen kölelik sistemi” şeklinde anlatıyor.
Sitenin diğer bir çalışanı ise Suriyelilerin hayatının tehlikede olduğunu belirterek, şu öneride bulunuyor: “Suriyeli arkadaşların hayatı tehlikede. En iyi çözümü devlet bulacak. Suriye’den gelenleri toplayıp bir kampa yerleştirecek. Ben de kimsenin kampta yaşamasını istemem. Fakat başka yol yok. Gerekirse işverenler, işçiler toplanıp bir fon oluşturalım. Kampa yerleştirilen işçilere yardım edelim.”
‘POLİSİYE TEDBİR ALINACAK’ Ayakkabıcılar Sitesi’nde yaşanan gerilimi İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Yalçın Ata’ya da sorduk. Ata, dün İzmir Valisi Mustafa Toprak ve İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya’yı ziyaret ettiklerini ve destek istediklerini belirtiyor. Ata, “İki yıldır bizim sitede Suriyeliler çalışıyor. Bir çok atelyede çalışıyorlar. Tahminlerimize göre Suriyeli çalışan sayısı 2 bin 500 civarında. Bu durum kendi işçilerimizin ekmeğinin bölünmesine yol açıyor. Burada işçiler yerden göğe kadar haklılar. Ama sitede gerginliğin de büyümesini istemiyoruz. Dün Valimiz ve Emniyet Müdürümüz ile 2 saat birlikte toplantı yaptık. Sayın Valimiz bu konuda bize yardımcı olacağını söyledi. Önce polisiye tedbir alınacak. Çünkü huzursuzluk devam ediyor. Bazı olaylar da çıktı. Daha ileri gitmemesi için önlem alacaklar. Hükümet de Suriyelilerin istihdamı ile ilgili çalışmalar yapıyormuş” diyor.
Suriyeli işçilerin kamplara gönderilmesini istemediklerini dile getiren Ata, şunları söylüyor: “Gelen arkadaşlar ekmek bulmak zorundalar. Bu nedenle ucuz ücrete çalışıyorlar. Toplatıp da kamplara götürme düşüncesi doğru olmaz.” Sitede Suriyeli işçilerin gece çalıştırıldığı ve üzerlerine kapının kilitlendiği iddialarını sorduğumuz Ata, “O konuda ben de duyum aldım. Ama doğruluk derecesini bilemiyorum” şeklinde konuşuyor.
|
|
|
|
|
|