22 Nisan 2015 Çarşamba

İŞÇİLER SEÇİMİ(Nİ) TARTIŞTI!



DERİ TEKSTİL VE KUNDURA İŞÇİLERİ 
SEÇİMİ(Nİ) TARTIŞTI .

Derneğinin çağrısıyla işçiler seçimlere ilişkin düşüncelerini tartışmak için bir araya geldi.

Toplantı Tüm Tis binasında HDP li vekil adayları Eylem YILDIZ ve Semra UZUNOK un katılımıyla gerçekleşti. Toplantı yerinin kundura işçilerinin çalışma alanları olan IŞIKKENT ve KARABAĞLAR'a uzak olması, Cumartesi günleri haftalık ücretlerin alındığı gün olması nedeniyle katılım beklenen düzeyde gerçekleşmedi. 
Katılan işçiler katılamayan arkadaşlarınında düşüncelerini bir ölçüde ifade etmiş oldu. Toplantıda konuşulanların arka planında konuşulamayanlara dair bir kaç önemli tespitte bulunmakta yarar var.


  • İşçilerin toplantılarda kendinin ifade etme cesaretinin ve girişkenliğinin hala çok zayıf olduğunu, kendilerini ifade ediş tarzlarının, bakış açılarının egemen ideolojinin kuşatması altında şekillendiği söylemlerine yansıdı. Egemen ideolojinin zihinlerinin arkasında oldukça sağlam temeller üzerinde var olduğu konuşulanlardan, kurulan dilden anlaşılıyordu.
  • Derneğin yetersizde olsa sitede yürüttüğü çabaların kısmende olsa ortaya çıkan şoven dalgayı şimdilik etkisiz kıldığı ve saldırgan bir tutumun ortaya çıkmasını engellediğini gördük. İşçiler kendi yoksulluklarının ve yaşadıkları kötü koşulların kendinden daha güçsüz ve çaresiz olan kesimlere özellikle son dönemde gelen Suriyeli işçilere bağlanmasını şimdilik ertelemiş görünüyorlardı. Şovenizmin kırılmasına dönük yapılan vurgular toplantıda olumlu bir hava yarattı
  • Kundura işçilerinin kötü çalışma ve yaşam koşulları onları gerçek dünyanın bilgisindende yoksun kılıyor.Kendilerini hiçleştirilmiş olarak gören sınıfın en dipteki kesimlerinden olan kundura işçileri yaşadığı bu travmatik durumdan kurtulabilecek bir örgütlenmeden yoksun. Sorunlarının örgütlenmeyle çözülebileceğine olan inancın oldukça zayıflamış durumda olduğu ifade ettikleri düşüncelerden anlaşılıyordu. 
  • Çalışma koşullarının her geçen gün daha da kötüleşmesi, ücretlerin yaşanamayacak düzeyde gerilemesi, işçilerin bir gelecek hayali kurmasını zorlaştırıyor. Hayata tutunmaları gittikçe zorlaşıyor. Dağılan ailelerin ortaya çıkardığı derin travmatik durum, aile içinde yaşanan ve bazen ölümlerle sonuçlanan şiddet, çoğu ailede kadının çocukları alıp evi terk etmesi ve çoğunlukla annesinin evine geri dönmek zorunda kalması, kundura işçilerinin evini geçindirecek gelire sahip olamamasından atölyelerde yatmaya başlaması, yaşadıkları ruhsal çöküntü sonucu artan alkol ve uyuşturucu kullanımı işçinin hem fiziksel hem ruhsal sağlığını bozarak bütün tutunma noktalarını dinamitliyor, kolunu kanadını kırıyor.
  • İşçilerin yaşadığı bu ruhsal çöküntü onlar tarafından sınıfsal temellerde kavranamadığından kendisine uzatılan  dayanışma elini tutmakta zorlanıyor, uzun vadeli örgütlenme ve mücadele çağrılarını karşılıksız bırakıyor. Kimseye güven duymuyor. Anlık çıkarlar her şeyin önüne geçiyor. yaşamak için her şeyi yapabilecek duruma geliyor.
  • Kundura işçileri "hemen" herşeyin düzelmesini ve çözüme kavuşmasını istiyor. Acıları çok büyük çok yakıcı, bekleyecek ne gücü ne de vakti var. Sitede sokaklardan bir isyan sesi yükseldiğinde herkes atölyelerinden çekicini tezgaha atıp sokağa dökülüyor. Yakmaya, yıkmaya, her türlü şiddete, ölmeye, öldürmeye hazır. Kendi karanlığında gözleri kör olmuş dışarıdaki ışığı görmekte zorlanıp sağa sola çarpan bir insanın öfkesi bütün işçilerde canlılığını koruyor.Bütün olumsuzluklara rağmen bir çıkış umudu belirdiğinde ona yöneliyor ve kıpırdanmaya başlıyor.Bu umutla toplantıya katılan tüm işçilerin çok önemli bir iş yaptığını söyleyebiliriz.
  • Toplantıda davetli HDP'li vekil adayı avukat Eylem YILDIZ'ın işçilerle yaşadığı deneyimlerini aktardığı konuşmasında, siz örgütünüze ne kadar sahip çıkıyorsunuz sorusu kendilerinin uzun soluklu bir mücadeleden kaçışlarıyla bir yüzleşme çağrısıydı. Sahip çıkamadığınız, aidat ödemediğiniz,düzenli toplantılarına katılmadığınız bir derneğin sizin için çok şey yapmasını beklemenin gerçekçi olmadığına işret etmesi, işçilerin kendi davranışlarıyla ilgili rahatsız eden önemli  durumun dile getirilmesiydi. İşin en önemli yanı belki de, yani örgütlü değilsen hiçleşirsin bir şey yapamazsın gerçeğiyle yüzleşme anıydı.
  • İşçilerin herşeyin kendilerinden başladığını bir türlü kabullenememesi, hep bir suçlu araması, çözümü de kendisi dışında güçlere havale etmesi işçilerin içinde bulunduğu kısır döngüyü ortaya koyuyordu.
  • Ben siyasetten anlamam diyerek söze başlayan çekingen bir Roman işçinin elli yıldır meslekteyim hala sigortam yok, Kunduracılar sahipsiz hiç kimse sahip çıkmıyor demesi kendi şahsında işçilerin bakış açısını ve iradesizliğini ortaya koyan önemli bir saptamaydı. "Hiç"leşmenin en açık kanıtı olarak yıllardır kendi yaşamının düzeltilmesini başka bir kurtarıcıdan beklemesiydi.
  • Yıllardır devletin egemen iletişim kanalları dışında başka gerçeğe ulaşma şansı olmayan işçilerin zihninine sızmış, oluşturulmuş önyargıların kırılması için sistemli, samimi bir çabayla, bizzat onların yaşam alanlarında, onlarla buluşarak içinde yaşadıkları gerçeğe ayna tutmak ve onların bir sınıf kimliği kazanmalarının olmazsa olmazı olarak öne çıkıyordu.
  • Diğer vekil adayı Semra UZUNOK'un Soma'da üçyüzbir işçinin katledildiği örgütlü iş cinayetinde iktidarın acıyı nasıl yönettiğine ilişkin tespitleri yaşadıklarımızın sorgusuz kabul edilmemesi gerektiğini, aslında bizden kaçırılan başka gerçeklerin olduğunu, İşçi sınıfının daha uyanık ve örgütlü davranarak bu tuzakları boşa çıkarabileceğinin altını çiziyordu. HDP ye yönelik Kürt partisi algısına dair önyargıların kırılması gerektiğine dair iyi bir örnek olarak kendisinin Boşnak olduğunu örneklemesi zaman alacak da olsa olumlu, iz bırakabilecek önemli bir vurgu olarak öne çıkıyordu. 
  • Toplantının ana düşüncesi olarak da Deri Tekstil ve Kundura İşçileri özelinde yaşanan sorunların aslında işçi sınıfını ve toplumun bütününü kuşattığını ve bizimde bu bakış açısıyla davranmamız gerektiğini, yaklaşan seçimlerde işçilerin ve ezilenlerin sesini meclise taşıyabilecek, halklara arasında kışkırtılan düşmanlığa karşı Barış ve Kardeşliğin sesini yükseltebilecek adayların yer aldığı HDP ye oy verilmesi gerektiği yönünde çağrılar yapıldı. Bütün ezilenlerin yok sayılanların ortak mücadelesiyle bir kurtuluşun mümkün olduğu duygusunun güç kazandığı toplantı, gelecekte birlikte atılacak adımlar için ön açıcı bir başlangıç oldu.